Tarlamız boş kalmasın, katma değer yaratsın mantığı ile çıktık yola. Ekeceğimiz ürünün hem ekolojik olarak bölgemizle uyumlu olsun, hem de sulama yapmadan yetişebilsin istedik.
Ekolojik dengeyi bozmayacak ve bölgemizin iklim ve toprak yapısına uyumlu olan lavantada kararımız netleşti. Lavantalar sulama yapılmadan sadece yağmur sularıyla beslendi.
Lavanta bitkisinin yazın susuzluğa dayanabilmesi için saçaklarının toprağın derinlerine ulaşması gerekmektedir. Ekim öncesinde toprak derinden sürülerek alt katmanın kırılıp saçakların derine ulaşması için yollar oluşturuldu.
Küçük lavantaların yaşama tutunmak için saçak atma hızları daha yüksek olmaktadır, bunun yanında tacı küçük olduğu içinde çok daha az su ile yaşamlarını idame ettirebilmektedirler. Viyollerde 3-4 cm çapında taç yapısına ulaşmış Lavandula angustifolia cinsi bitkiler sonbaharda toprağa ekildi. Kışın nispeten daha ılıman geçen bölgemizde bitkilerimiz sürpriz yaparak ilk yıl bolca çiçek açtılar. 1 metre sıra, 50 cm kök aralığı ölçüsünde ekim gerçekleştirildi.
Haziran sonu Temmuz başında yapılan hasatta elde edilen mis kokulu çiçeklerimiz bir kısmından distilasyon tesisinde yağ çıkarılmakta, elde edilen yağ, oda kokusu, parfüm hammaddesi, vücuda sürülerek sivri sineklerin kovulması için kullanılmakta, bir kısmı ise gölgede kurutularak kuru çiçek elde edilmektedir. Kuru lavanta çiçekleri; uyku gözlüğü, yerli sabun yapımızda koku verici ve elbise dolaplarımıza mis gibi koku vermek için kullanılmaktadır.